Galatasaray Spor Kulübü Lideri Burak Elmas: “Biz kimseden ‘torpil’ istemiyoruz, oynanabilmesi halinde ezeli rakibimizi pazartesi günü Ali Sami Yen’de ‘aslanlar’ üzere bekliyoruz!”
14 Mart 2022 Pazartesi günü oynanması planlanan Galatasaray – Beşiktaş maçının ileri bir tarihe ertelenmesiyle ilgili müracaatımızı, 11 Mart 2022 tarihinde Türkiye Futbol Federasyonu’na ilettik.
Müracaatımızın akabinde birtakım Beşiktaş yöneticilerinin ve taraftarlarının, hususla ilgili olumsuz görüş bildirdiğini görüyorum, takip ediyorum.
Tahminen de kendilerine nazaran haklılar… Lakin biz de haklıyız.
Haklılığımızın sebebi, yalnızca Galatasaray’ın bu süreçten ziyan goreceğine inanmamız değil.
Çekinmemiz hiç değil… Bunu söylemeye bile gerek yok.
Haklılığımızın sebebi;
Bu süreçten en ziyanlı çıkacak tarafın Türk futbolu olacağından emin olmamız.
Çok kere söylemiş olduk…
Türk futbolunda kimi şeylerin değişmesi gerek.
Evet tahminen değişmemek en kolayı lakin değişmemeyi tercih ettiğimizde, nelerle karşılaştığımızı son 20 yılda daima birlikte gördük.
Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş fark etmez…
Son 20 yılda, Türk futbolu olarak sürdürülebilir bir başarımız var mı?
Sorumlusu kim?
Yanılgı kimde?
Yanılgı hepimizde…
Kusur, bir müracaatın niçinlerini bile görmeye çalışmadan, intikam motivasyonuyla hareket etmekte…
Kusur, bir kadromuz Avrupa’dan elendiğinde, ona Türk futbolu için teşekkür etmektense, atışmayı tercih etmekte…
Bunu söylerken, çuvaldızı kendimize batırdığımızı da fark etmişsinizdir.
yıllardır, ‘ezeli rekabet’ telaffuzuna sığınıp birbirimizi ayağımızdan tutup aşağı çektik.
Ligimizin, futbolumuzun, kulüplerimizin geldiği yer ortada.
Bir de farklı bir yol deneyelim…
Evet, rekabet heyecan verir ancak centilmenlik ‘iyileştirir’. Ve birebir düzgünlük üzere, centilmenlik de bulaşıcıdır.
Sizlerin de bildiği üzere, Türkiye Futbol Federasyonu, ikinci ve üçüncü lig karşılaşmalarının tamamını erteledi. bir daha tıpkı biçimde Türkiye Basketbol Federasyonu da basketbol müsabakalarında erteleme yoluna gitti. Kamu ve özel dalda mesai kısıtlamalarına gidilirken, okullarda ‘şimdilik’ pazartesi gününe kadar eğitime orta verildi.
Bu noktada ertelemeyle ilgili müracaatımızda kelam sahibi olan herkese şunu hatırlatma vazifesini kendimde hissediyorum.
Bundan 8 ay evvel, Sayın Beşiktaş Jimnastik Kulübü Lideri, değişmemesi gereken ve Finansal Eşit Rekabeti sağlamaya yönelik ana kuralı “Türkiye’yi Avrupa’da temsil ediyoruz. Biraz torpile ve kayrılmaya gereksinimimiz var, limitlerimizde müsamahaya gereksinim var.” kelamlarıyla talep etti ve ülke puanı amacı ile bu kuralların bozulmasında hiç bir mahsur görmedi.
Kurallara uyma samimiyeti kıymetlidir.
Namağlup bir biçimde Avrupa’da uğraş etmeye devam eden Galatasaray’ın torpile de kayrılmaya da muhtaçlığı yok!
Bu noktada bizi yanlış anlamışlar…
Bizim, ülke puanını yükselterek Türkiye’ye +1 kontenjan sağlama savaşımızı anlamamaları normal…
Zira kendileri, “Ülke puanı, ülke puanı” diye başladıkları dönemde, bırakın puan almayı, Avrupa’da gol bile atamadılar.
Avrupa’da kazanmayı unuttukları üzere Galatasaray’ı da tanımıyorlar.
Bu erteleme müracaatının asıl niçini;
– Çok sayıda lig karşılaşmasının ertelenmesine sebep olan, İstanbul’da ömrü durduran olağanüstü hava şartlarıdır.
– Ağır kar yağışının getirdiği bu olağanüstü şartlarda, hiç bir yerin 3 günde 2 maçı kaldıramayacağının gün üzere aşikar olmasıdır.
– Kaldı ki asıl sorun, grubumuzun hala İstanbul’a ulaşamama sorunudur… Yani perşembe gecesi Camp Nou’da Barcelona’ya karşı akılcı ve belirleyici bir çaba sergileyen ekibimizin şu an prestijiyle hâlâ İstanbul’a dönememiş olması; gün ortasında de dönüşünün mümkün gözükmemesidir. Mevcut şartlar ortasında pazar günü meskenine; yani İstanbul’a dönüp dönemeyeceği de şu an için belirli değildir.
– Adil rekabet ortamının, bizim dışımızdaki sebepler yüzünden ortadan kalkmasıdır.
– Türk futbolu için, Avrupa arenasında son yılların en kıymetli çabası öncesi, kadromuzun o maça yüzde 100 hazırlanabilme isteğidir.
Müracaatımızda da belirttiğimiz üzere;
Türk futbolu olarak ortasından geçtiğimiz bu şiddetli devirde, Avrupa Ligi’nde elde edeceğimiz her muvaffakiyetin, ülke puanımız için değer biçilemez bir pahası vardır.
Çeyrek final, hatta muhtemel bir final seyahati tüm milletimize büyük umut, itimat ve moral verecektir.
Ve tüm bunların ötesinde, bu müracaatın ilgili taraflarca kabul edilmesi, yıllardır hasretini çektiğimiz centilmenlik ve dayanışma iklimine tarifsiz bir katkı sunacaktır.
Türk futbolunda ‘değişim’, ‘dönüşüm’, ‘temiz sayfa’ kelamlarının en çok kullanıldığı devirdeyiz.
Ve artık bu kelamların samimiyet testinden geçiyoruz.
Öbür yandan, müracaatımız kabul edilmezse de çıkar aslanlar üzere oynarız.
Hiç sorun değil.
Ve emin olun ki; kızmayız, kin gütmeyiz.
Yarın, misal bir durum geliştiğinde, Türk futbolunun Galatasaray’ın iradesine gereksinimi olduğunda, hiç bir şey olmamış üzere; ülkemizin, Türk sporunun, ebedi dostlarımızın yanında saf tutarız.
Bu kurucularımızdan bize miras kalmış; bugüne kadar bu bayrağı gururla taşımış efsane liderlerimizin bizlere öğrettiği Galatasaray kıymetlerinin bir gereğidir.
117 yıldır, Galatasaray’ı var eden de bu bedellerdir.
Altını tekrar çiziyorum:
Biz kimseden ‘torpil’ istemiyoruz… Bizi biraz kayırın da demiyoruz; gölge etmesinler kâfi diyoruz!
Geldiğimiz noktada, oynanabilmesi halinde ezeli rakibimizi pazartesi günü saat 20.00’de Ali Sami Yen’de, Nef Stadyumu’nda ‘aslanlar’ üzere bekliyoruz!
Hürmetlerimle,
Burak Elmas
Galatasaray Spor Kulübü Lideri
14 Mart 2022 Pazartesi günü oynanması planlanan Galatasaray – Beşiktaş maçının ileri bir tarihe ertelenmesiyle ilgili müracaatımızı, 11 Mart 2022 tarihinde Türkiye Futbol Federasyonu’na ilettik.
Müracaatımızın akabinde birtakım Beşiktaş yöneticilerinin ve taraftarlarının, hususla ilgili olumsuz görüş bildirdiğini görüyorum, takip ediyorum.
Tahminen de kendilerine nazaran haklılar… Lakin biz de haklıyız.
Haklılığımızın sebebi, yalnızca Galatasaray’ın bu süreçten ziyan goreceğine inanmamız değil.
Çekinmemiz hiç değil… Bunu söylemeye bile gerek yok.
Haklılığımızın sebebi;
Bu süreçten en ziyanlı çıkacak tarafın Türk futbolu olacağından emin olmamız.
Çok kere söylemiş olduk…
Türk futbolunda kimi şeylerin değişmesi gerek.
Evet tahminen değişmemek en kolayı lakin değişmemeyi tercih ettiğimizde, nelerle karşılaştığımızı son 20 yılda daima birlikte gördük.
Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş fark etmez…
Son 20 yılda, Türk futbolu olarak sürdürülebilir bir başarımız var mı?
Sorumlusu kim?
Yanılgı kimde?
Yanılgı hepimizde…
Kusur, bir müracaatın niçinlerini bile görmeye çalışmadan, intikam motivasyonuyla hareket etmekte…
Kusur, bir kadromuz Avrupa’dan elendiğinde, ona Türk futbolu için teşekkür etmektense, atışmayı tercih etmekte…
Bunu söylerken, çuvaldızı kendimize batırdığımızı da fark etmişsinizdir.
yıllardır, ‘ezeli rekabet’ telaffuzuna sığınıp birbirimizi ayağımızdan tutup aşağı çektik.
Ligimizin, futbolumuzun, kulüplerimizin geldiği yer ortada.
Bir de farklı bir yol deneyelim…
Evet, rekabet heyecan verir ancak centilmenlik ‘iyileştirir’. Ve birebir düzgünlük üzere, centilmenlik de bulaşıcıdır.
Sizlerin de bildiği üzere, Türkiye Futbol Federasyonu, ikinci ve üçüncü lig karşılaşmalarının tamamını erteledi. bir daha tıpkı biçimde Türkiye Basketbol Federasyonu da basketbol müsabakalarında erteleme yoluna gitti. Kamu ve özel dalda mesai kısıtlamalarına gidilirken, okullarda ‘şimdilik’ pazartesi gününe kadar eğitime orta verildi.
Bu noktada ertelemeyle ilgili müracaatımızda kelam sahibi olan herkese şunu hatırlatma vazifesini kendimde hissediyorum.
Bundan 8 ay evvel, Sayın Beşiktaş Jimnastik Kulübü Lideri, değişmemesi gereken ve Finansal Eşit Rekabeti sağlamaya yönelik ana kuralı “Türkiye’yi Avrupa’da temsil ediyoruz. Biraz torpile ve kayrılmaya gereksinimimiz var, limitlerimizde müsamahaya gereksinim var.” kelamlarıyla talep etti ve ülke puanı amacı ile bu kuralların bozulmasında hiç bir mahsur görmedi.
Kurallara uyma samimiyeti kıymetlidir.
Namağlup bir biçimde Avrupa’da uğraş etmeye devam eden Galatasaray’ın torpile de kayrılmaya da muhtaçlığı yok!
Bu noktada bizi yanlış anlamışlar…
Bizim, ülke puanını yükselterek Türkiye’ye +1 kontenjan sağlama savaşımızı anlamamaları normal…
Zira kendileri, “Ülke puanı, ülke puanı” diye başladıkları dönemde, bırakın puan almayı, Avrupa’da gol bile atamadılar.
Avrupa’da kazanmayı unuttukları üzere Galatasaray’ı da tanımıyorlar.
Bu erteleme müracaatının asıl niçini;
– Çok sayıda lig karşılaşmasının ertelenmesine sebep olan, İstanbul’da ömrü durduran olağanüstü hava şartlarıdır.
– Ağır kar yağışının getirdiği bu olağanüstü şartlarda, hiç bir yerin 3 günde 2 maçı kaldıramayacağının gün üzere aşikar olmasıdır.
– Kaldı ki asıl sorun, grubumuzun hala İstanbul’a ulaşamama sorunudur… Yani perşembe gecesi Camp Nou’da Barcelona’ya karşı akılcı ve belirleyici bir çaba sergileyen ekibimizin şu an prestijiyle hâlâ İstanbul’a dönememiş olması; gün ortasında de dönüşünün mümkün gözükmemesidir. Mevcut şartlar ortasında pazar günü meskenine; yani İstanbul’a dönüp dönemeyeceği de şu an için belirli değildir.
– Adil rekabet ortamının, bizim dışımızdaki sebepler yüzünden ortadan kalkmasıdır.
– Türk futbolu için, Avrupa arenasında son yılların en kıymetli çabası öncesi, kadromuzun o maça yüzde 100 hazırlanabilme isteğidir.
Müracaatımızda da belirttiğimiz üzere;
Türk futbolu olarak ortasından geçtiğimiz bu şiddetli devirde, Avrupa Ligi’nde elde edeceğimiz her muvaffakiyetin, ülke puanımız için değer biçilemez bir pahası vardır.
Çeyrek final, hatta muhtemel bir final seyahati tüm milletimize büyük umut, itimat ve moral verecektir.
Ve tüm bunların ötesinde, bu müracaatın ilgili taraflarca kabul edilmesi, yıllardır hasretini çektiğimiz centilmenlik ve dayanışma iklimine tarifsiz bir katkı sunacaktır.
Türk futbolunda ‘değişim’, ‘dönüşüm’, ‘temiz sayfa’ kelamlarının en çok kullanıldığı devirdeyiz.
Ve artık bu kelamların samimiyet testinden geçiyoruz.
Öbür yandan, müracaatımız kabul edilmezse de çıkar aslanlar üzere oynarız.
Hiç sorun değil.
Ve emin olun ki; kızmayız, kin gütmeyiz.
Yarın, misal bir durum geliştiğinde, Türk futbolunun Galatasaray’ın iradesine gereksinimi olduğunda, hiç bir şey olmamış üzere; ülkemizin, Türk sporunun, ebedi dostlarımızın yanında saf tutarız.
Bu kurucularımızdan bize miras kalmış; bugüne kadar bu bayrağı gururla taşımış efsane liderlerimizin bizlere öğrettiği Galatasaray kıymetlerinin bir gereğidir.
117 yıldır, Galatasaray’ı var eden de bu bedellerdir.
Altını tekrar çiziyorum:
Biz kimseden ‘torpil’ istemiyoruz… Bizi biraz kayırın da demiyoruz; gölge etmesinler kâfi diyoruz!
Geldiğimiz noktada, oynanabilmesi halinde ezeli rakibimizi pazartesi günü saat 20.00’de Ali Sami Yen’de, Nef Stadyumu’nda ‘aslanlar’ üzere bekliyoruz!
Hürmetlerimle,
Burak Elmas
Galatasaray Spor Kulübü Lideri